Yinelenen ve uygun olmayan kan pıhtılaşmalarının nedenini araştırmaya; bir antitrombin eksikliği tanısı koymaya yardımcı olmak için bu test yapılır.
Antitrombin
Bir trombotik olaydan birkaç ay sonra veya heparinle antikoagülan tedaviye doktorunuzun beklediği gibi bir yanıt alınamıyorsa bu test kullanılır.
Kolunuzdaki bir damardan alınan kan örneği kullanılır.
Test için hazırlık yapmak gerekmemektedir.
-
Nasıl kullanılır?
Yinelenen ven trombozu nedenini araştırmak için diğer hiperkoagülabilite (pıhtılaşmaya aşırı eğilim) bozukluklar testleriyle birlikte antitrombin testi de istenmektedir. Antijen testinden önce total fonksiyonel antitrombin miktarının normal olup olmadığını anlamak için antitrombin aktivite testi uygulanmaktadır. Hem tip 1 hem de tip 2 antitrombin yetersizliklerinde aktivite azalacağından her ikisi için de bu test başlangıç tarama testi olarak kullanılabilir. Antitrombin aktivitesi düşükse mevcut antitrombin miktarını saptamak için antitrombin antijen testi uygulanmaktadır. Bir eksiklik saptanmışsa test bulgularını doğrulamak için her iki antitrombin testi daha sonraki bir tarihte tekrarlanır. Heparine beklendiği gibi yanıt vermeyen hastaları değerlendirmek için antitrombin testi kullanılabilir.
-
Ne zaman istenir?
Hasta yinelenen ven trombozu atakları geçiriyorsa Protein C ve Protein S, ve Lupus antikoagülanı gibi diğer hiperkoagülabilite bozuklukları testleriyle birlikte antitrombin aktivitesi testi istenir. Hem pıhtının varlığı hem de kullanılan tedavi antitrombin sonuçlarını etkileyeceğinden kan pıhtılaşma bozukluğu tedavi edildikten ve iyileştikten sonra antitrombin ölçülmelidir.
Hasta heparin antikoagülanına beklendiği gibi yanıt vermiyor, arzulanan antikoagülan düzeyini sağlamak için olağandışı yüksek heparine gerek duyuluyorsa antitrombin testi istenebilir.
-
Test sonucu ne anlama gelir?
Hem antitrombin aktivitesi, hem de miktarında azalma tip 1 antitrombin yetersizliğini düşündürür. Bu durumda pıhtılaşmanın düzenlenmesine daha az miktarda antitrombin katıldığından aktivite azalmıştır.
Azalmış antitrombin aktivitesi ve normal antitrombin antijen düzeyleri tip2 antitrombin yetersizliğini düşündürmektedir. Bu durum yeterli miktarda antitrombin mevcut olmasına rağmen gerektiği gibi işlev görmedikleri anlamı taşır.
Antitrombin aktivitesi normalse genellikle antitrombin antijen testi yapılmamaktadır. Bu durumda antitrombin yeterince işlev görür ve yinelenen trombotik olayların olasılıkla başka bir nedeni vardır. Yüksek antitrombin düzeylerinin genellikle bir sorun olduğu düşünülmemektedir. Aşağıdaki koşullarda görülebilir:
- Akut hepatit/kolestaz
- Böbrek nakli
- Vitamin K eksikliği
- Varfarin (Coumadine) ile antikoagülan tedavi (ara sıra görülür)
Hastanın durumu stabilleşmeden antitrombin yetersizliği için test yapılması önerilmemektedir. Antitrombininiş üretimi veya tüketimini etkileyen koşullarda geçici veya kronik olarak antitrombin düzeyleri azalabilir. Örn:
- DIC (Yaygın damariçi pıhtılaşma), pıhtılaşma faktörlerinin tüketilmesiyle tanımlanan akut veya kronik bir hastalık . Hastada kanamalar ya ya da trombüsler oluşabilir.
- DVT (derin ven trombozu – genellikle bir derin bacak toplardamarında kan pıhtısı oluşur)
- Karaciğer hastalığı
- Nefrotik sendrom
- Protein kaybettirici hastalık
- Akciğer embolisi
- Yaşamın ilk birkaç günü yenidoğanlarda
- Östrojen tedavisi
-
Bilmem gereken başka bir şey var mı?
Hastada antitrombin eksikliği varsa Protein C veya S eksikliği, bir Faktör V Leiden mutasyonu veya oral doğum kontrol haplarının kullanımı gibi pıhtılaşma riski anlamlı derecede artmış başka hastalıklar da mevcut olabilir.
Antitrombin eksikliği yinelenen düşük riskini artırabilir.
Antitrombin eksikliği olan hastalar tıbbi veya cerrahi işlemlerden önce koruyucu antikoagülanlar almaya gerek duyabilirler.
Akut veya kronik antitrombin yetersizliklerini geçici olarak düzeltmek için antitrombin konsantreleri kullanılabilir.
-
Pıhtılaşma riskimi nasıl belirleyebilirim ?
Yinelenen kan pıhtılaşma bozukluklarına kişisel veya güçlü ailevi eğiliminiz varsa doktorunuz genel sağlık durumunuzu belirlemek için fizik muayene yapabilir ve hiperkoagülabilite (pıhtılaşmaya aşırı eğilim) bozukluğu riskinizi saptamak için bir dizi test isteyebilir. Ne kadar çok kalıtsal ve edinilmiş risk faktörünüz varsa (örn: (Faktör V Leiden veya PT 20210 mutasyonu, Protein C veya S eksikliği) göreceli pıhtılaşma bozukluğu riskiniz de o kadar fazladır. Aşırı kilolara, hareketsiz yaşam tarzına sahip, hipertansif sigara kullanan ya ya da oral doğum kontrol hapları alan biriyseniz bu risk daha fazla artmaktadır. Ancak belirlenmiş genel göreceli riskin yine de istatistiksel açıdan risk olduğunu anımsamak önemlidir. Hiç kimse belli bir hastanın gerçekte yinelenen pıhtılaşma bozuklukları geçirip geçirmeyeceğini önceden tahmin edemez.
-
Diş hekimime veya başka doktorlara antitrombin yetersizliğimden söz etmeli miyim ?